9 Şub 2013

Aslı Erdoğan - Kırmızı Pelerinli Kent


“Sen ölümümdün.
  Seni tutabildim,
  Her şeyi yitirirken…” (Paul Celan)

“Ölüm korkusu, yoğunlaştıkça siliniyor olmalıydı, mutsuzluk gibi.” (s.16)

“Bir noktadan sonra artık geriye dönüş yoktur. İşte varılması gereken yer o noktadır.” (Kafka) (s.35)

“Erdemlerden de vazgeçilmez şeyler vardır. Çaydaki limon gibi, Pazar gazetesi ya da İtalyan mozarellası gibi…” (s.38)

“Beni serüvenden serüvene sürükleyen ne tutkuymuş ne de cesaret. Belki kaçma isteği, ama geçmişimden değil, geçmişimle birlikte kaçıyormuşum. Çarptığı cüzdanla son sürat koşarken paraları sağa sola döken bir yankesici gibi.” (s.43)

“Hiçbir ego, kendi gerçeğiyle baş edecek denli küçük değildir.” (s.65)

“Gerçeklik, yanılsama olduğu unutulan yanılsamadır.” (Derrida) (s.71)

“Kendimi olduğumdan daha büyük göstermek için yazıyorum. Çünkü çok, çok küçüğüm…” (s.105)

“Sıfır noktasına varan herkesin bildiğini o da biliyor artık, insanın yoluna çıkan bütün cesetler, onu tek bir yerinden, en zayıf yerinden vurur: kendi içindeki cesetten.” (s.124)

“Her insanın kaderi, ancak o insanın belleğinde var olana benzediği ölçüde kişiseldir.” (Eduardo Mallea) (s.130)