31 Eki 2012

Andre Gide - Ayrı Yol



“Özgür olmasını bilmek hiçbir şey değil, güç olan özgür olduğunu bilmektir.” (s.21)

“Bana öyle geliyordu ki, o zamana dek çok düşündüğüm için o kadar az hissetmiştim ve sonunda da şuna şaşıyordum: Duyum bir düşünce kadar güçlü oluyordu.” (s.44)

“Aşkın bir tepe noktası vardır ki tektir ve ruh ileride bunu aşmak için boşuna çırpınır; mutluluğunu yeniden canlandırmak için harcadığı çaba ruhu yıpratır; mutluluğu, mutluluğun hatırası kadar baltalayan bir şey yoktur.” (s.67)

“İnsanların en güzel eserleri acılı eserler olmuştur hep. Mutluluğun nasıl bir hikayesi olabilir ki? Mutluluğu hazırlayan, sonra da yıkan şeylerden başka hiçbir şey anlatılamaz.” (s.72)

“Hepsi birbirine benziyor. Her biri ötekilerin yaptığını yapıyor. Biriyle konuştum mu, hepsiyle konuşmuşum gibi geliyor.” (s.92)

“Ölüler arasından gelmiş biri kadar yabancı kalıyordum başkalarının arasında.” (s.93)

“Kültür önce kanlı canlı, çok sağlıklı olunduğunu gösterir, sonra donar, sertleşir, aklın doğayla kurduğu kusursuz bağıntılarına karşı koyar, yaşam devam ediyormuş gibi gözükür ama bunun altında yaşamın eksilmesini gizler, huzuru kaçmış aklın içinde sararıp solduğu kını meydana getirir, akıl bu kının içinde ışıksızlıktan solar, sonra da ölür. En sonunda düşüncemi bir sonuca bağlayarak, kültür hayattan doğar, hayatı öldürür diyorum.” (s.94)

“Bırakalım başkaları da haklı çıksınlar. Başka hiçbir şeye sahip olmamanın verdiği üzüntüyü bununla giderirler.” (s.95)

“Kimse kendine benzemiyor. Herkes bir kalıp seçiyor, ona özeniyor; tamamıyla seçilmiş bir kalıbı kabulleniyor. Bununla birlikte, insanoğlunda okunacak başka şeyler var, buna inanıyorum. Cesaret edemiyorlar. Sayfayı çevirmeye cesaret edemiyorlar. Taklit kanunları; ben bunlara korku kanunları diyorum. Kendilerini yalnız bulmaktan korkuyorlar, ama kendilerini hiç bulamıyorlar. Bu ahlaki agorafobi bana iğrenç geliyor, korkaklıkların en kötüsü bu. Oysa insan hep yalnızken yaratmıştır. Ama burada yaratmak isteyen kim? İnsanın kendi içinde ayrı, farklı hissettiği şey, ender sahip olunan şeyin, herkese kendi değerini sağlayan şeyin ta kendisidir; işte bunu yok etmeye çalışıyorlar.” (s.103)

“Mutluluk hazır bir şey değildir. Herkes kendi şekillendirir.” (s.107)

“Başkalarının ibadette aşırıya kaçarak imanlarını coşturdukları gibi, bende aşkımı geliştirdim.” (s.133)

“Onu, ender bulunan bir zorluk gibi sevmek isterdim.” (s.137)

“Anıları mutsuzluk yaratır.” (s.148)