18 Eki 2012

Albert Camus - Tersi Ve Yüzü


“Görevlerini yapmak ve bir adam olmayı benimsemek, yalnızca yaşlılığa götürür insanı.” (s.13)

“Ne zaman dünyanın derin anlamını sezer gibi olduysam, onun basitliği şaşırttı beni.” (s.16)

“Yalnızlık varsa -benim bilmediğim bir şey bu- bir cennet düşler gibi düşleyebilir insan onu.” (s.26)

“Sanatta ya her şey bir arada gelir, ya da hiçbir şey gelmez; alevsiz ışık yoktur. Stendhal bir gün: Ama benim ruhum alevlenmedi mi acı çeken bir ateştir diye haykırmıştı.” (s.27)

“Gençler deneyimin bir bozgun olduğunu, biraz bilgi edinmek için her şeyi yitirmek gerektiğini bilmezler.” (s.33)

“İnsanlar her şeyi ilerideki yaşlılık üzerine kurarlar. Düzelmezlerle kuşatılmış bu yaşlılığa kendilerini savunmasız bırakan başıboşluğu vermek isterler. Küçük bir köşke çekilmek için ırgatbaşı olmak isterler. Ama bir kez yaşlılığa gömüldüler mi anlarlar bunun yanlış olduğunu. Korunmak için başka insanlara gereksinimleri vardır.” (s.35)

“Açık görüşlülükte, sevmeyi yadsımada bir tür umutsuz cesaret vardır.” (s.37)

“Kendimi vererek seviyorsam, yalnız aşk bizi kendimize getirdiğine göre, en sonunda kendimdim.” (s.39)

“Yoksullukta bir yalnızlık vardır, ama her nesneye değerini veren bir yalnızlık.” (s.41)

“Öyle ya yolculuğun değerini oluşturan şey korkudur. Yolculuk, benliğimizdeki bir tür iç dekoru yıkar. Hile yapmak yani büro ve şantiye saatlerinin ardına gizlenmek olanaklı değildir artık. Bu yüzden kahramanlarımın, bürodaki saatlerim olmasaydı halim ne olurdu ya da karım öldü ama bereket versin ki tamamlanacak bir sürü evrak var yarına diye konuşacakları romanlar yazmak gelir hep içimden.” (s.63)

“İyi biliyorum ki yanılıyorum, benimsenilmesi, tanınması gereken sınırlar vardır. Yaratırsa böyle yaratır insan. Ama sevmenin sınırı yoktur ve ben her şeyi kucaklayabildikten sonra, iyi sarılmasam da ne çıkar?” (s.66)