5 May 2011

Paulo Coelho - Elif

"Elif'in çapı, iki üç santimden fazla olmasa gerekti, ama tüm Kainat gerçek ve eksiksiz olarak içindeydi. Her şey oradaydı. Sonsuzdu, çünkü onu Kainat'ın neresinden baksam açıkça görebiliyordum.(Jorge Luis Borges)"

"Ben seni göremiyorum, sense her şeyi biliyorsun. Yine de hayatımı boşa yaşamış olmayacağım. Çünkü yeniden bulaşacağımızı biliyorum. İlahi bir ebediyette... (Oscar Wilde)"

"Rutin, mutsuzluğun bir başka ismi." (s.21)

"Doğduğumuz andan ölene kadar hayatımız sürekli bir yolculuktur. Manzara değişir, insanlar değişir, ihtiyaçlar değişir, ama tren hep ileri gider. Hayat bir trendir. Tren istasyonu değil." (s.22)

"Cesaret korku ve hayranlık uyandırır, irade gücüyse sabır ve azim demektir. İradeleri çok güçlü olan kadınlar ve erkekler genellikle yalnızdırlar, çünkü dışarıdan soğuk görünürler." (s.33)

"Bunu başkalarına anlatacağını aklından çıkar. Zaman, şu andır.Tadını çıkar." (s.68)

"Elif'teydim, her şeyin aynı yerde, aynı anda bulunduğu noktada." (s.77)

"Gözyaşları, ruhun kanıdır." (s.78)

"Elif, anlatılamaz. Fakat büyü geleneğinde Elif tarif edilir. Birinci tarife göre geçmişe ve bugüne ait küçüklü büyüklü bütün noktaları içine alan Kainat'ta bir noktadır." (s.96)

"İki insan bir ömür boyu birlikte yaşayabilir, çalışabilir, ya da hayatlarında tek bir kez karşılaşıp ebediyen ayrılabilirler, çünkü onları bu dünyada bir araya getirecek olan şeyin doludizgin gittiği fiziksel mekana yolları düşmemiştir. Bazen de onları neyin yaklaştırdığını anlamadan kendi yollarına giderler. Fakat, Tanrı isterse, aşkı bir kere tatmış olanlar tekrar bir araya gelebilirler." (s.98)

"Elif'in vahiyde de bahsi geçer. İsa başlangıcı ve sonu tarif ettiğinde, Elif zamanın dışında kalandır. Aynı zamanda Arap, İbrani ve Arami alfabelerinin de ilk harfidir." (s.103)

"Zaman ne hareket eder ne de durur. Zaman değişir. Bu daimi değişimin içinde her birimiz bir noktada, kendi Elifimizde dururuz. Zamanın akıp giden bir şey olduğu fikri trenin saat kaçta kalkacağını öğrenmeye yarar, ama bunun dışında pek bir yararı yoktur. Mutfakta bile işe yaramaz. Aynı tariften her seferinde başka yemek çıkar." (s.113)

"İnsanın belleğinden yakasını kurtarması büyük emek ister, ama bunu başardığında sınırlarının zannettiğinden çok daha geniş olduğunu görürsün. Geçmişine değil, ruhuna git." (s.115)

"Hepimiz kozmosun içinde başıboş dolaşan ruhlarız. Hayatlarımızın hepsini aynı anda yaşadığımız halde birini bitirip diğerine başladığımızı sanırız. Ruhumuzun özüne dokunan hiçbir şey unutulmaz, dolayısıyla geri kalanı etkiler." (s.119)

"Beynim, bedenimden daha fazla mesai yapıyordu." (s.122)

"Hepimiz zihnimizde aldatırız, af diler, yine aldatırız." (s.135)

"Yakınımızdakini anlamak için önce uzaklara gitmek gerekir. (s.231)

Alıntılar bu kitabı bana hediye eden sımsıcak yüreğe ithafen. Nil'e sevgilerimle...