11 Ağu 2015

Sait Faik Abasıyanık - Havada Bulut

“Kim, nasıl, hangi bahaneyle onu bana tanıştırdı? Unuttum gitti. Çünkü unutulmayacak yalnız o kaldı.” (s.16)

“İçim ona nehirlerin denize aktığı gibi akıyordu.” (s.16)

“Çocukluk geçirmeyen var mı? Kim bilir, belki o da bir gün kovayla evine bir güneş götürmüştür.” (s.30)

“Büyük hayaller kuralım sevgilim! Ben şimdi böyle yapıyorum.” (s.38)

“İmkanı yok, sen onu artık unutamazsın, her kadında şimdiden sonra o vardır.” (s.44)

“Kitaplardan öğrendim. Muhakkak aşık olmak arzusunu kitaplardan kaptım. Sonra kanıma işledi. Aşık olmalıydım. Saadet denilen bir şey olacak; bulabilir miyim acaba?” (s.89)

“Sevgilim, bizim memleketin çocuklarının ne kadar güzel olduklarını bilir misin? Nasıl bilmeyeyim, deyip gülme; hepsi bana benzemezler. Belki ben bir istisnayım? Hem ben çirkin miyim, sevgilim? Ben de insanoğluyum. Bu, senin beni bir sevmene bakar.” (s.103)

“Bırakalım insanları istediklerini yapsınlar. Herkes kendi hikayesini yazacaktır.” (s.119)