20 Ara 2013

Samuel Beckett - Sıradan Kadınlar Düşü

“Çok değerli bir şeyi kaybetmiş ve çok değersiz ya da neredeyse hiç değeri olmayan bir şeyi bulmuş gibi görünüyorsun.” (s.37)

“İçinde yaşayanların  kendi meşalelerini taşıdığı, ışığını yitirmiş kentleriz biz.” (s.39)

“Aşk, narsizme göz yumar. Duraklıyoruz, sözcüklerin üzerinde durmamanızı rica ediyoruz, sözcüklerin sizi öfkelendirmesine izin vermeyiniz; korku içinde ve titreyerek iddiayı bir basamak yükseltiyoruz. Aşk, narsizm ister.” (s.53)

“Kız, ruhunun gelini olmaktan vazgeçti. Adeta solup gitti. Çünkü erkeğin ruhu, dolaylı olarak, bedenin sahip olduğu sayıda sevgiliye sahipti.” (s.55)

“Hayat canlı olmak değil, iyi olmaktır.” (s.75)

“Terk edildiğiniz sahillerde öldünüz.” ( Jean Racine) (s.158)

“Onu sadece yaralarım, kendi yaramı da yeniden açarım.” (s.177)

“Bıktım artık önemsiz heyecanları kamçılamaktan.” (s.177)

“Günler ona ait değildi ki harcasın, onlar kazanılması gereken kayıp topraklardı.” (s.179)

“Sevişmek ağlamaktan daha iyidir. Daha kolaydır. Bu nedenle on ya da on beş bin sözcüğe göre zamanlanmıştır.” (s.190)

“Kendinizi aldatmayın. Şu gördükleriniz buluttur ya da geçmişe duyduğunuz özlem.” (s.250)