“Çok değerli bir şeyi kaybetmiş ve çok değersiz ya da
neredeyse hiç değeri olmayan bir şeyi bulmuş gibi görünüyorsun.” (s.37)
“İçinde yaşayanların
kendi meşalelerini taşıdığı, ışığını yitirmiş kentleriz biz.” (s.39)
“Aşk, narsizme göz yumar. Duraklıyoruz, sözcüklerin
üzerinde durmamanızı rica ediyoruz, sözcüklerin sizi öfkelendirmesine izin
vermeyiniz; korku içinde ve titreyerek iddiayı bir basamak yükseltiyoruz. Aşk,
narsizm ister.” (s.53)
“Kız, ruhunun gelini olmaktan vazgeçti. Adeta solup gitti.
Çünkü erkeğin ruhu, dolaylı olarak, bedenin sahip olduğu sayıda sevgiliye
sahipti.” (s.55)
“Hayat canlı olmak değil, iyi olmaktır.” (s.75)
“Terk edildiğiniz sahillerde öldünüz.” ( Jean Racine)
(s.158)
“Onu sadece yaralarım, kendi yaramı da yeniden açarım.”
(s.177)
“Bıktım artık önemsiz heyecanları kamçılamaktan.” (s.177)
“Günler ona ait değildi ki harcasın, onlar kazanılması
gereken kayıp topraklardı.” (s.179)
“Sevişmek ağlamaktan daha iyidir. Daha kolaydır. Bu
nedenle on ya da on beş bin sözcüğe göre zamanlanmıştır.” (s.190)
“Kendinizi aldatmayın. Şu gördükleriniz buluttur ya da
geçmişe duyduğunuz özlem.” (s.250)