22 Kas 2011

Buket Uzuner - Ayın En Çıplak Günü


"Herkesin yaşamında çıplak günler vardır; savunmasız, iddiasız, direnmesiz, gösterişsiz, öylece… Yalın ve kendi halinde. İçine kimsenin kabul edilmediği, alınmadığı, hani o ‘en yakın’ların bile.”

“İnsanın içi yalnızca üşüdüğü zaman titremez.” (s.4)

“İnsan görmek istediğini bulmak için baktığında, onu görmüş gibidir.” (s.28)

“İnsanlar, roman, öykü, sinema gibi kurgu eserlerinin kahramanlarına pek benzemezler gerçek hayatta. Çünkü gerçek hayata gözle görülür parçalar, insanların ölmüş kısımlarıdır. İnsanın asıl oluşuysa, koşullanmamış irade kısmıdır. Etrafına bak ve kaç tane böyle ‘asıl oluş’ görüyorsun söyle.” (s.42)

“Sevmek, insanın kendisi kalabilecek ve bunu sürdürecek kişisel alanını işgal etmeden ona yakın olabilmektir.” (s.61)

“Hayallerin rengi beyazdır. Ümit mavidir, deniz gibi.” (s.61)

“İnsanın en korkunç sırları, kendisinden sakladıklarıdır.” (s.73)

“Gece gökyüzünü boyama işini bitirmiş, zevkle eserini seyrediyordu. Her gün yaptığı işten böyle çok hoşlanan 4557 milyon yaşında başka biri daha yoktur. Üstelik o, gündüz gibi meraklı, başkalarının hayatlarıyla da ilgili değildir. Yalnızca göğü boyar ve sonra zevkle seyreder. Geceleri uykusuzluk çekenlerin, geceyle aralarının bozuk olduğunu sananlar bu yüzden yanılırlar, onlar gündüzle sorunlarını çözememiş kişilerdir.” (s.74)

“Terk etmek bana büyük bir söz geliyor. Ben, benden öncekinden kalan boşluğu, benden sonrakine bıraktım.” (s.74)

“Yalnız yaşayabilmek, kendini güçsüz yanlarınla da kabul edebilmektir.” (s.74)

“Kim olduğumuzu aramak yerine, nasıl olmamız gerektiği öğretildi bize.” (s.137)