“Yalnızlık her zaman size dair bir durum değildir, bazen
de sizsiz olma halidir.” (s.15)
“Gerçek yalnızlık sadece kendinizden vazgeçtiğinizde
mümkündür ve sesinizden hiçbir iz kalmadığında, kendi kendinize yabancı
olduğunuzda.” (s.15)
“Yaşadığımı halen göremiyorum, kendimi bir yabancı gibi
hissediyorum, yani başkalarının kendi kafalarına göre gördükleri ve bildikleri
ama benim göremediğim birisi.” (s.26)
“İç dünyanızla yaşıyor ama dış dünyada yürüyorsunuz.”
(s.30)
“İnsan, etrafındaki her şeyi, kendisini bile, kendisi
için bir malzeme olarak görüyor ve aslında şehirler inşa ediyorum derken kendi
kendini kesip biçiyor, şekillendiriyor.” (s.46)
“Birisi intihar etse, kendi gözünde mi ölür, yoksa
başkaları için mi?” (s.108)
“Ve hayat isimler hakkında bir şey bilmez. Şu ağaç,
yapraklarla süslenmiş, ne güzel. Ben o ağacım. Ağaç, bulut; yarın kitap ya da
bulut olurum belki. Okuduğunuz kitap, içinize çektiğiniz rüzgar. Her şey
dışarıda, serseri gibi.” (s.166)